Birkaç parça temiz kıyafet aldıktan sonra You Xiao Mo gözyaşına dokundu. Gözlerini diğer boyutta açtı. Bu sefer suda değil, gölün yanındaydı. Dün geceki deneylerinin bir sonucuydu bu. Yürekten dilemesi yetiyordu. Duş ile rahatladıktan sonra You Xiao Mo kıyafetlerini yıkamaya başladı. Burada sık sık banyoya gireceğinden sabahından bambu bir askı getirmişti. Yıkadığı kıyafetleri askıya astı. Böylece ertesi gün yeni bir kıyafet getirmesine gerek kalmayacaktı.
Zaman derdi olmadığından, kıyafetlerini yıkadıktan sonra boyutu keşfetmeye karar verdi. Şu ana kadar buraya gelmesinin tek sebebi duşa girmekti. Çünkü ortamda pek bir şey yoktu. Bir bakınca bitiyordu işte. Etrafta göl ve çimenlikten başka bir şey yoktu. Başlarda buranın büyülü bir yer olduğunu düşünmüştü ama biraz dolanınca durumun farklı olduğunu anladı.
Göl ve çimenlikten ne çıkabilirdi ki? You Xiao Mo önce masmavi göğe, sonra yemyeşil çimenlere baktı. Birden bağırmaya başladı. "Ah. Buldum! Bu yerin bir kullanım amacı daha var! Neden daha önce düşünemedim?"
You Xiao Mo heyecanla ileri geri yürüdü. Sanki çok önemli bir şeyi unutmuş gibi mutluca kafasına dokundu. Yemyeşil çimenlere odaklandı. Sonunda öğle arasında Zhao Shixiong'un dediklerini hatırladı.
Büyücülük Grubu'nda dördüncü seviye büyücülere bir parça toprak verilme kuralı vardı. O toprakta büyülü ot yetiştiriliyordu.
Kocaman bir yer olmasa da her öğrencinin hayaliydi bu. Sonuçta böyle bir toprakla iş yapmaya ya da bitki almak için dağa gitmeye gerek kalmazdı. İkinci seviye büyülü otlar pahalı olmasa da günlük alınması gerekiyordu ve zenginler bile almakta güçlük çekebilirdi ki üçüncü seviye otlar çok farklı bir dünyaydı. Bu yüzden kendi bölgenin olması güzel bir şeydi.
You Xiao Mo yemyeşil çimenlere baktı. Uygun değil miydi? İki gündür nasıl erdem puanı kazanacağını düşünüyordu bir de. Bu boyutun göğsündeki mavi gözyaşına ait olduğuna emindi. Mavi gözyaşında neden bir boyut olduğunu bilmiyordu fakat vücudunda olduğundan kendisine bir şey olmadığı sürece kaybolmaması gerekiyordu. Böylece büyülü ot ekerse muhtemelen başka kimse bulamazdı.
Hemen icraata geçti ve kollarını sıvayıp otları yolmaya başladı. Yolma işi zor olsa da günün sonunda harika bir toprağının olacağını bilmek içini heyecanla dolduruyordu. Heyecanı da motivasyona dönüşüyordu. On metrekarelik bir alanı bitirdiğinde o kadar yorgundu ki tek parmağını oynatamıyordu.
Acı yoksa kazanç da yoktu! Tek gerçek buydu!
You Xiao Mo, otları üst üste yığdı. Kirli kıyafetlerini çıkarıp dış dünyaya dönmeden önce tekrar yıkandı. Kendini yatağa atınca bedenini muhteşem derecede yenilenmiş hissetti. O kadar ot yolmaktan sonra hiç yorgunluğu kalmamıştı. Yine göl suyunun nasıl bir şey olduğunu merak ederek iç çekti. Birkaç banyodan sonra bir şey fark etti. Göl suyu bedenini ve aklını dinginleştiriyordu. Aynı deminki gibi ölecek kadar yorgun olsa bile kısa bir duştan sonra enerjisi yerine geliyor, sanki saatlerce çalışabilecek gibi hissediyordu. You Xiao Mo düşündükçe gülmeden edemedi ve yastığına sıkı sıkı sarıldı. Hazine bulmuş gibi hissediyordu. Uyumadan önce ne kadar düşünürse o kadar çok mutlu oldu.
Ertesi gün şafaktan önce kalktı. Daha ders saatine çok olduğundan fırsattan istifade kütüphaneden aldığı kitapları okumaya başladı. Konularını anladığından emin olduğu kitapları aldı ve kütüphaneye doğru yola koyuldu. Öncelikli amacı aldığı dört kitabı geri vermekti. İkinci amacı ise başka kitaplar almayı düşünüyordu. Kütüphaneyi koruyan yaşlı adamın çok fazla kitap aldığı için onu azarlamasından korktuğundan yeni kitaplar almadan önce okuduklarını veriyor, sonra yenilerini alıyordu.
Güzel şeyler insanları mutlu ediyordu, bu insanlara You Xiao Mo da dâhildi. Ama fazla sevinç de kötü olabilirdi. İki kişiyi duvarın kenarında konuşurken duyunca kulakları kanıyor gibi oldu. Televizyondaki bütün o entrikaların gerçek olamayacağını düşünüyordu. Onlarla hiç karşılaşmayacağına inanıyordu. İlk kez böyle şeylerle onun bile karşılaşabileceğini fark etti.
"Da Shixiong, Xiao Shime seni seviyor, neden ona soğuk davranıyorsun?"