You Xiao Mo biraz rahatsız oldu. Dinlemeye devam etsem mi diye düşünürken adamlar uzaklaşmaya, sesleri de gittikçe kısılmaya başladı. "Da Shixiong'un" cevabını duymadı ya da o cevap vermedi, bilmiyordu. Ne olursa olsun, sonuç olarak duyamamıştı. "Da Shixiong'un" sesini tam olarak duymamış olsa da istemsizce kütüphanede gördüğü ikiliyi düşündü. Xiao Shimei dediği o kız olabilir miydi? You Xiao Mo olayın üstüne fazla düşünmeye cesaret edemedi, hızlıca bu konuyu boş verdi.
Kütüphaneye koştu ve aldığı dört kitabı geri verip iki kitap daha aldı. Kitaplardan birisi Long Xiang kıtasında bulunan altıncı seviyeye kadar olan otları içeriyordu. Ayrıca renkli çizimler de vardı içinde. Bilinen çoğu ot yazılıydı kitapta. Diğer kitap ise büyülü hap arıtımı üzerineydi. Ertesi gün hap arıtmaya başlayacaktı. İşin detaylarını önceden öğrenmesi daha iyi olurdu ki işler ters gittiğinde ne yapması gerektiğini bilsin.
You Xiao Mo kitapları aldıktan sonra, yaşlı adamın gözlerini açıp onu süzdüğünü fark etmeden, heyecanla kütüphaneden ayrıldı. Neredeyse yüz yıldır kütüphaneden sorumluydu ve ilk defa bir aday öğrencinin buraya bu kadar sık geldiğini görüyordu. Doğuştan gelen yeteneği iyi olmasa da sıkı çalışan birisiydi. Ama tek yaptığı da süzmek oldu; direkt kapattı gözlerini geri.
Ardından You Xiao Mo kitaplarla beraber kahvaltı için kafeteryaya gitti. Kitapları ararken zaman harcadığı için kafeteryaya gittiğinde insan seliyle karşı karşıya kaldı. Yemek de neredeyse bitmişti. Neyse ki çok yemiyordu. Kahvaltıdan sonra You Xiao Mo, Büyülü Otlar Binası'na giden birkaç öğrencinin peşine takıldı.
O günün dersi için Da Shixiong Fang teorik bilgiler üzerinde durmayacaktı. Ruh güçlerini çoktan uyandırdıkları için artık büyülü hap arıtmaya başlayabilirlerdi. Da Shixiong Fang onları taştan bir odaya götürdü. Taş platformların üzerinde yan yana dizilmiş beş kazan, kazanların yanında tahta dikdörtgen masalar vardı.
"Bugünden itibaren burada hap arıtacaksınız. Kazanınızı seçin ve oturun."
You Xiao Mo arkadaydı, kazanların oraya gittiğinde diğer dördü çoktan seçmişti bile; ona ise arka sağdaki kalmıştı.
Kazanların seçtikten sonra Da Shixiong Fang hepsine bir göz gezdirdi. "Önünüzdeki kazanlara bakın. Hapları onlarda arıtacaksınız. Birinci ve ikinci seviye hapları arıtabilirsiniz bu kazanlarda."
Birinci ve ikinci seviye dediğini duyduktan sonra You Xiao Mo kendini tutamadı. "Da Shixiong, yoksa üçüncü seviye hapları bu kazanlarda arıtamaz mıyız?"
Diğer dört öğrenci ona aşağılarcasına baktı. Da Shixiong açıkça birinci ve ikinci seviye demişti. Tabii ki de bu kazanlar da üçüncü seviye arıtılamazdı fakat o yine de böyle saçma bir soru sormuştu. You Xiao Mo ağzını açıp açacağına pişman oldu.
Fang Chen Yue gülümsedi fakat onu azarlamadı. "Üçüncü seviye haplar büyücülerin ilk sınırıdır. Normal bir kazanın kaldıramayacağı, daha kuvvetli bir güce ihtiyaç duyar. Bu yüzden, yüksek seviyeli bir kazanla başlanmadıkça, her seviyede kazan değiştirmek gerekir."
You Xiao Mo başını büktü, yine parayla alakalı bir şey gibi duruyordu.
Ardından Fang Chen Yue kazanları nasıl kullanacaklarını açıkladı. Özetlersek ruh gücünü kazana aktarmak gerekiyordu. Basit kazanların tepesinde üç delik olduğu için ruh gücünün kazana aktarılmadan önce üçe bölünmesi gerekiyordu. Bu da büyücünün ruh gücünü kontrol etmede ne kadar iyi olduğuna bağlıydı. Büyücü yeteneksizse ot ne kadar iyi, büyücü ne kadar şanslı olursa olsun ürettiği hap düşük seviyeli olurdu. Şansı kötü giderse elinde büyülü otlar işe yaramaz olurdu. Bu yüzden ruh gücünü hassaslıkla kontrol edebilmek hap arıtırken çok önemliydi.
Fang Chen Yue'nin yapacak kendi işleri olduğundan başlarında duramadı. Bu yüzden yardım etmesi için görece daha genç olan Wu'yu çağırdı. Ayrıldıktan sonra You Xiao Mo ve diğerleri pratiğe başladılar.
Her iş başta zordu. Çok doğru bir sözdü bu. You Xiao Mo ruh gücünün nasıl böleceğini kara kara düşünürken diğer öğrencilerden acele etti. Güm! Kazan patlamayla uçtu. You Xiao Mo öğrenciye bakınca kızardığını, kendine inancını kaybettiğini gördü.
Da Shixiong'un görevlendirdiği Wu Shixiong daha garip şeylerle karşı karşıya kaldığından fazla şaşırmadı. Öğrenciye doğru ilerledi ve birkaç bir şey anlattı. You Xiao Mo dâhil, diğerleri de kulaklarını dört açtı. You Xiao Mo derin bir iç çekti. Tam konsantre olduğunda önünde şeffaf bir top gördü. Bu, ruh gücünün özüydü.
Ruh gücünü üç eşit parçaya böldü ve birbirlerine yaklaştırıp kazanın üstündeki açıklıklara soktu. Ruh gücünün buz gibi kazana girdiğini hissedebiliyordu. Hatta içeride olanları "görebiliyordu." Görüşü kara zemin üzerinde ilerledi. Aralarında başka metaller de bulunan siyah bir metaldi bu. Delikten girdiğinde sonunda kazanın tümünü "gördü." Sadece boşluktu.
You Xiao Mo ruh gücünü geri çekmeden önce dolandırdı. Kendine geldiğinde taştan odanın gece gibi sessiz olduğunu fark etti. Kafasını kaldırdığında Wu Shixiong da dâhil herkesi kendine hayretle bakarken buldu.