Bir ülkenin bağımsızlığını elinden alıp onu aşağılayan bir anlaşmaya benzeyen koşulları kabul ettikten sonra You Xiao Mo sonunda istediği kitabı aldı. Heyecanla açtı fakat ilk sayfaya baktığı anda yüzü düştü.
İribaşa benzer karakterle doluydu sayfa. Gördükleri karşısında Ling Xiao'ya öfkeyle kükremek istiyordu resmen.
Bu nasıl bir şakaydı? You Xiao Mo'nun içinde fırtınalar kopuyordu. Dediği her şeyde kesinlikle haklıydı. Long Xiang kıtasında böyle bir kitabı yazsa yazsa o yazardı.
You Xiao Mo'nun ifadesini gören Ling Xiao zarifçe sordu.
"Nasıl Xiao Shidi?"
You Xiao Mo ona baktı ve sakin görünmek için elinden geleni yaptı.
"Lin Shixiong… hâlâ okuyamıyorum…"
Ling Xiao gözlerini kıstı ve bir ona bir kitaba baktı. Elinden hızlıca kitabı aldı ve You Xiao Mo'ya bakıp dalga geçti.
"Uzun zamandır yazı yazmıyorum. Ayrıca kullandığım karakterler senin bildiğin karakterlerle aynı değil gibi. Üstüne bir de senin duygularını dikkate almamı istiyorsun? Okuyamıyorsun ihtiyacın da yoktur. Kelimesi kelimesine sözlü olarak çeviririm ben sana."
You Xiao Mo hata yaptığını hissetti. Ling Xiao'nun sözlü olarak çevirmesi demek bir süreliğine gece gündüz beraber olmaları demekti.
Yine de Ling Xiao'nun sözlü olarak çevirmesi kendisinin okuyup öğrenmesinden daha iyiydi. En azından anlamadığı yerleri açıklayabilirdi. Kaba olsa da edineceği bilgi önemliydi.
[Göksel Ruh Kitabı] ruh eğitim teknikleri arasında en iyilerinden birisiydi. Olmasa Qiu Ran üstüne bu kadar yüklü bir ödül koyar mıydı?
[Göksel Ruh Kitabı]'nın altı temel seviyesi vardı. İlk üç seviye görece kolayken son üç seviye zordu. Diğer kitaplar gibi bir sürü seviyesi olmasa da, altı seviyesi olsa da, her seviyede kişinin yaşadığı güçlenme kelimelerle tarif edilemezdi.
Yüksek seviye büyücü Qiu Ran'ın doğuştan gelen yeteneği aşikardı fakat [Göksel Ruh Kitabı] olmasa bugün olduğu yere anca birkaç yüzyılda gelebilirdi.
[Göksel Ruh Kitabı]'nın adı kitap olsa da on sayfacıktı ve içinde fazla bir şey yoktu. Bu on sayfayı çevirdikten sonra bile yazanları anlamak zordu. 21. yüzyıldan gelen modern bir adam olan "You Xiao Mo", basitleştirilmiş karakterlere alışkındı. Eğer Ling Xiao açıklamasaydı, hiçbir şey anlayamazdı. Ayrıca Ling Xiao, doğuştan gelen bu özrüyle epey dalga geçmişti.
Böylece bütün sabahı öğretmen ve öğrenci olarak geçirdiler. You Xiao Mo, Ling Xiao'nun öğle yemeği için Ana Zirve'nin kafeteryasına gideceğini düşünüyordu ve kaderini kabullenmişti.
Fakat Ling Xiao ertesi gün döneceğini söyleyip ortadan kayboldu.
You Xiao Mo başta şaşırdı fakat sonra nedenini anladı. Kapısı çaldı. Da Shixiong Fang Chen Yue gelmişti.
"Xiao Shidi, orda mısın?"
You Xiao Mo hemen cevap verdi ve kapıyı açmadan önce kitabı sakladı. Fang Chen Yue kapıda durdu fakat içeri girmedi. Onu görünce içten bir şekilde gülümsedi.
"Xiao Shidi, Shifu seni almam için gönderdi beni."
"Beni… neden çağırdı?"
You Xiao Mo şaşkına dönmüştü. Hangi Shifu'dan bahsettiğini anlaması biraz uzun sürmüştü.Da Shixiong'unun Shifu'su Ana Zirve'den sorumlu kişi, Kong Wen'di. Fakat Kong Wen'i seçimden bu yana görmemişti. Üstelik öğrenci olarak sayılıp sayılmadığını bile bilmiyordu. Onu çağırması gerçekten beklenmedik bir şeydi.
"Şey, oraya vardığında anlarsın."
Fang Chen Yue, You Xiao Mo'nun tereddütte olduğunu fark etti fakat açıklama yapmak yerine sessiz kalmayı seçti.
Kong Wen'den başka bir üst onu görmek istese de gitmesi gerekecekti. You Xiao Mo fazla sorgulamadı. Anladığını söylercesine başını salladı ve Fang Chen Yue'nin peşinden gitmeden önce biraz sakinleşmek için odaya döndü.
Ana Zirve, Cennet Zirvesi ve Göksel Zirve tarafından ezilmiş olsa da Kong Wen bundan etkilenmemişti. Çünkü dokuzuncu seviye büyülü hap arıtabilen üç büyücüden birisiydi kendisi.başarı oranı düşüktü fakat küçümsenmeyecek bir yeteneği vardı. Bu yüzden Cennet Zirvesi, Ana Zirve'ye baskı yapsa da büyük bir atılımda bulunmaya cesaret edemiyordu. Çünkü ellerine geçecek tek şey Büyük Usta'nın ve yaşlıların öfkesi olurdu. Kaybedecekleri şey kazanacakları şeyden daha değerli olurdu.
Onunla böyle güçlü birisini tanışmak istemesi You Xiao Mo'yu tedirgin ediyordu. Ana Zirve'nin tüm öğrencileri Kong Wen'in inzivaya çekilip hap arıttığını biliyordu. İnzivadan çıktığı an onu çağırmıştı. Ling Xiao meselesini duymuş olmalıydı. İyi niyetle çağırıyorsa sorun yoktu fakat kötü niyetle çağırıyorsa sıkıntı büyüktü!
Fang Chen Yue onu hızlıca Kong Wen'i köşküne götürdü. Özel birisi olduğu için kendi köşkü vardı. İçeri girmeden önce Kong Wen sanki onların geldiğini hissetmiş gibi seslendi.
"İçeri gel!"