Ling Xiao büyülü bir şekilde diğer insanların görünümlerini çalabiliyordu, ayrıca büyülü hapları da jelibon yiyormuş gibi yutmuştu. Kötü bir rüzgâra dönüşebiliyordu ve olağanüstü bir güce sahipti. En önemlisi de insan yiyebiliyordu!
You Xiao Mo bunu nasıl yaptığını bilmese de bahsettiği anılarda bu anıları saklayan kişinin emilmesi olduğuna emindi. Neler olduğunu anlamasına çok az kaldığını hissediyordu fakat ne kadar düşünürse düşünsün, bu son engeli aşamıyordu.
Kıdemli Jiang'ın anılarını tamamen hazmettikten sonra, Ling Xiao'nun bilincinin bir köşesinde yüzen çip benzeri bir şey ortaya çıktı. Kıdemli Jiang'ın anıları bu çipte kayıtlıydı.
Yeteneklerinin arasında bu da vardı. Diğer insanların anılarını emdikten sonra, kendi anılarıyla karışmaması için onları bağımsız olarak saklardı. Lin Xiao'nun anıları da bu şekilde işlenmişti, bu yüzden bu anılara ihtiyacı olduğunda, sadece niyet etmesi yeterdi ve anıları görebilirdi.
Ling Xiao gözlerini açtı ve göz ucuyla donup kalan You Xiao Mo'ya baktı. Dudaklarının kenarı hafifçe kıvrıldı, "Korktun mu?"
"Eh?" You Xiao Mo'nun ruhu, birinin onunla konuştuğunu duyduğu sırada en yüksek cennetlerin ardında yüzüyordu. Aklını başına topladı ve Ling Xiao'nun ona bakmakta olduğunu gördü, siyah gözlerinde okunaksız ışık huzmeleri saklanıyordu. Sormadan edemedi, "Az önceki şey de neydi öyle?"
Ling Xiao şaşkın suratını gördü ve gözlerindeki parıltıyı dizginleyerek aniden gülümsedi. "Hiçbir şey. Sadece doğuştan gelen yeteneklerimin gerçek formlarından biri, hepsi bu."
Gerçek form mu? You Xiao Mo söyleme şeklinin birazcık garip olduğunu düşündü.
"Ah doğru ya, Kıdemli Jiang'da şu iblis Luo Shan gibi mi? O da mı iblisler tarafından Tian Xin Ailesi'nde gizlenerek casusluk yapmaya gönderilmiş?"
"Evet, Kıdemli Jiang zaten yüzyıllardır Tian Xin Ailesi'nde saklanıyordu. En başında, Jiang soyadında genç bir adam vardı. Ama bu adam dövüş yeteneklerini geliştiremeden önce, çoktan şu anki Kıdemli Jiang onun yerine geçmişti bile. Yüzyıllardır haddini aşmadı, tek bir açık bile vermedi. Bu sefer yukarılardan gelen bir emir olmasaydı, beni ortadan kaldırma riskini almayacaktı," dedi Ling Xiao düşünmeden.
"Neden senden kurtulmak istiyorlar?" You Xiao Mo meraklanmıştı.
İblisler aslında Ling Xiao'yu alt etmek için değerli parçalarını açığa çıkarma riskini almışlardı. Bu sadece Ling Xiao'yu nasıl parmağa batan bir kıymık olarak gördüklerini gösteriyordu.
Ling Xiao dudaklarının kenarını kıvırdı ve ona bakarak gülümsedi. "Tahmin et."
You Xiao Mo'nun gülümsemesi hemen yüzünden silindi, ona baktı ve tereddütle, "Luo Shan'ı öldürdüğün için olabilir mi?" dedi.
"Yaklaştın." Ling Xiao gülümsedi ve hafifçe başını evet anlamında salladı. Eşsiz, parlak, yakışıklı yüzü belirginleşti.
Yaklaştın mı? You Xiao Mo dikkatlice tekrar düşündü. O zamanda, Ling Xiao gerçekten bir sürü insanın karşısında iblis Luo Shan'ı öldürmüştü ve sonra da bu olay yüzünden, iblislerin diğer ailelerde gizlenen casuslar gönderdikleri ortaya çıkmıştı. Epeyce casusun dışarı atıldığı söylenmişti. Bu yüzden olabilir miydi? You Xiao Mo tereddütle, "Büyük planlarını yok ettiğin için olabilir mi?" diye sordu.
"Yaklaştın." Ling Xiao başını evet anlamında sallamaya devam ediyordu ama hâlâ gerçek cevabı vermemişti.
"O zaman bilmiyorum." Zaten buraya kadar tahmin etmişti ve hâlâ doğru cevabı bulamamıştı. You Xiao Mo gerçekten anlayamıyordu.
"Salak! Çabuk pes ettin." Ling Xiao onu hafiften azarladı ama yüzünde salt bir zevk ifadesi vardı. "İblislerin, Kıdemli Jiang'ı beni öldürmesi için göndermelerinin sebebi, yarı iblisleri ayırt edebildiğimi düşünüyor olmaları. Bu yüzden bir an önce benden kurtulmak istiyorlar."
Onun hakkında konuşurken You Xiao Mo aniden hatırladı.
Aslında o zamanda, Ling Xiao, Luo Shan'ın bir iblis olduğunu önceden biliyor gibiydi. Hem de yarı iblisler, genelde kendileri istemedikçe gerçek görünümlerini açığa çıkarmazlardı. Luo Shan'ın kimliğine bakılınca, kesinlikle bu kadar çok insanın önünde gerçek formunu meydana çıkarmak istemezdi. Bu yüzden iblis komutan, Ling Xiao'nun, Luo Shan'ı dönüşmeye zorladığını düşünmüştü. Hâl böyle olunca, onlar da Ling Xiao'nun gerçekten de yarı ibisleri ayırt edebilme yeteneği olduğunu düşünmüşlerdi. İblislerin ondan kurtulmak istemelerine şaşmamalıydı.
"Ling Shixiong, şimdi ne yapacağız? Kıdemli Jiang bir yarı iblis olsa da kimliğini açıklarsak, biz de zan altında kalırız."
Böyle düşünen You Xiao Mo, Ling Xiao için endişelenmeden edemedi, çünkü müsabakanın başkanı Kıdemli Jiang'dı. Eğer yarın insanlara gözükmezse, Büyük Usta mutlaka birilerini onu aramaları için yollardı. Burada öldüğü öğrenilirse, kimliğinin açığa çıkıp çıkmamasının bir önemi kalmaz, yine de herkes şüphelenirdi.
"Bu konu hakkında endişelenmene gerek yok. Ben ne yapacağımı biliyorum," dedi Ling Xiao, zerre kadar etkilenmeden.
You Xiao Mo bir süre ona baktı ve aniden alarma geçerek bağırdı. "Sakın bana başka birinin Kıdemli Jiang'ın yerine geçip onun gibi davranacağını söyleme?"
Bu sözleri duyan Ling Xiao, bir süre dikkatlice onu inceledi, parlak gözlerinden şaşkınlığı okunuyordu. Sonra güldü. "Xiao Shidi, senin taktiğin de fena değilmiş ama… Kıdemli Jiang numarası yapacak birini nereden bulacaksın?"
İlk kısmı duyan You Xiao Mo, arkasından gelen alaycı sözleri duyduğunda gülümsemek üzereydi. Anında gülümsemesini bastırdı, "Peki Ling Shixiong'un planı ne?"
"Dün müsabakanın ilk aşaması esnasında, neden ilk tur için ben ve Zhou Peng seçildik biliyor musun?" Ling Xiao, Kıdemli Jiang'ın ninja kıyafetlerinin etrafında yürürken sorusuna cevap vermedi. Aniden, ayak parmağıyla hafifçe ninja kıyafetlerinin bir köşesinden itti. Hemen yeşim kimlik yazıtlarının sesine benzer bir ses duyuldu.
"Yoksa… gücünü mü sınamak istiyordu?" You Xiao Mo'nun aniden gözleri parladı.
"Haklısın." Ling Xiao çömeldi ve yeşim yazıtı aldı. "Lin Xiao, Savaşçı Grubu'nun oldukça saygın Büyük öğrencisiydi. Ama bu iki yılda, gerçek gücünü gizlemiş. Kıdemli Jiang'ın onunla çok az bir muhatabı vardı, bu yüzden Lin Xiao'yu öldürebileceğinden emin olmak için gücünü sınamak amacıyla büyük dostluk müsabakasını kullanmayı planladı. Zhou Peng'in planlarını bozacağını beklemiyordu, böylece harekete geçmek için başka bir fırsat kollamak zorunda kaldı."
You Xiao Mo işlerin bu kadar karışık olmasını beklemiyordu. Tekrar düşününce bir şeylerin doğru olmadığını hissetti. "Kıdemli Jiang seni öldürmek istiyordu. Bunun benimle ne alakası var? Ayrıca bu öğleden sonra Jiang Liu ile gideceğimi nereden biliyordu?"
Ling Xiao aniden burnunu ovdu, bakışlarını yüzünden uzaklaştırdı. "Kıdemli Jiang, iki gün önce Tang Yun Qi ve diğerlerinin konuşmalarını duydu. Senin icabına bakacaklarını biliyordu, bu yüzden planını onlarınkine göre şekillendirdi. Tang Yun Qi'nin adamlarının seni oltaya getirmesini bekleyip, onları takip edecek ve seni kaçıracaktı… sonra da Tang Yun Qi yüzünden kaybolduğun görüntüsü verecekti, ah, bunun gibi bir şey."
"Yok artık. Yani olayların içine çekildiğimi mi söylüyorsun?" dedi You Xiao Mo şok içinde. Bir şekilde birilerini kızdırdığını düşünmüştü.
"Aşağı yukarı." Ling Xiao bu kelimeleri birazcık suçlulukla söylemişti ama You Xiao Mo bunu fark etmedi.
"Ana Soy benimle anlaşamıyor gibi!"
Ling Xiao aslında birkaç şeyi atlamıştı. Bunların içinde Kıdemli Jiang'ın aynı odayı paylaştıklarını görmesi ve hatta You Xiao Mo'nun onun kıyafetlerini giydiği için onların sevgili olduğunu sanma olasılığı da vardı. Bu yüzden, You Xiao Mo kaybolursa, tam bir kaos içinde olacağını düşünmüştü ve bu da harekete geçmesi için mükemmel bir zaman olurdu. Gerçek sebep buydu!
You Xiao Mo'ya söylememe sebebi ise 'sevgili' kelimesiydi.
Bu kelimenin onu bir entelektüel gibi hissettirdiği söylenmeliydi. Şu birkaç günde You Xiao Mo'ya duyduğu belirsiz hisler anında belirginleşmişti. Sürekli You Xiao Mo'ya takılmasının sebebinin ondan hoşlanması olduğu ortaya çıkmıştı.
Mükemmel Ling Xiao daha önce hiç âşık olmadığı için bunu anlayamamıştı. Âşık olacağı kişinin böyle biri olacağını kim bilebilirdi?!
Ama kıdemli Jiang'ın düşünceleri yüzünden, Ling Xiao'nun You Xiao Mo'ya bakışları artık tamamen alaylı ya da şaka amaçlı değildi. Bunun yerine bakışlarında anlaşılmaz ve karışık bir şeyler vardı. Bir büyünün etkisinde kalmış olabileceğini düşünüyordu!
"Bunu buradan çıktıktan sonra konuşalım." Ling Xiao yeşim yazıtı aldı.
Bu yeşim yazıt sadece Tian Xin Ailesi Kıdemlilerini verilirdi; çünkü bir tür kimlik saptama biçimi olarak kullanıldıklarından, genelde benzersiz olurlardı. Üzerine Kıdemli Jiang'ın adı kazınmıştı. Tek yapması gereken, zarar görmeye başladığına dair bazı sahte kanıtlar tasarlamak ve zaman çizelgesinin onlarınkiyle çakışmıyor olduğundan emin olmaktı. Bu şekilde şüpheleri üzerlerine çekmezlerdi.
"Güzel. Ah, olamaz. Bir şey gördüm. Biraz bekle." You Xiao Mo da oradan en kısa sürede çıkmak istiyordu ama buzdan heykelin arkasına saklanırken, görmemesi gereken bir şey görmüş gibiydi.
Ling Xiao arkasını döndü ve You Xiao Mo'nun arkasına saklandığı buzdan heykele doğru koştuğunu gördü. Kaşlarını kaldırdı ve onu takip etti. You Xiao Mo'yu gözlerini kısmış, dikkatle buzdan heykele bakarken buldu. Ama bu sadece buz gibi buzdan bir heykeldi, görülecek ne olabilirdi?
"Ling Shixiong, bakmama yardım et. Heykelin içindeki donmuş şey ne?" You Xiao Mo, Ling Xiao'nun yanında durduğunu fark etti. Aceleyle ona eliyle gelmesini işaret etti, gözleri heyecanla parlıyordu.
Ling Xiao heyecandan kızarmış yüzüne baktı. Normalde sıradan görünen bu yüzün aniden onu etkilemeye başladığını hissetti. Hemen bakışlarını çevirdi. "Bir büyülü ota benziyor. Ama bu buz mağarası biraz garip. İnsan kullanıcıların süper algılama güçlerini kesebilecek bir çeşit mekanizmaya sahip gibi görünüyor. Bu büyülü ot da buzdan heykelin tam merkezine gömülü, bu da dikkatli çalışılmazsa keşfedilmesini zorlaştırıyor."
"Büyülü otu çıkarmanın bir yolu var mı?" You Xiao Mo, Ling Xiao'ya baktı, kalbi umutla dolmuştu.
Hazırlıksız yakalandılar ve gözleri buluştu. Ling Xiao aniden bakışlarını çevirdi, içinden ettiği küfürleri engelleyemedi. Neden bu adam ona her baktığında daha da sevimli bir hâl alıyordu?