Zanaatkâr Teknobaz

Çevirmen: Lohengramm
Editör: Lohengramm
Cilt 1Bölüm 15: Zekâ İle Alt Etmek (1. Kısım)

ZanaatkârTeknobaz – 15. Bölüm: Zekâ İle Alt Etmek (1. Kısım)

Florens’in Kars’ta yarattığı etkiden haberi olmayan Kilian, Kan Meclisiüyeleri dans ederken Oliver’la kadeh tokuşturdu. Büyülü Müzisyenler çeşitlihareketlerle organ ve viyolin sesleri çıkartıyor, Kan Meclisi’ni tatminediyordu.

Ama bu ruhu besleyici senfoni havada yankılanırken, Kilian şarapbardağını boşalttı ve Kathrin’in doldurması için indirdi. Çok sıradışı bir düzenlemeolmasına rağmen Oliver, Kilian’ı Kathrin’le aralarına oturtmuştu. Sağında yüceprens, solunda da yüce prenses olan Kilian, eğer gözleri mavi olmasaydı uzaktanbakanlar tarafından Nargoz Kralı zannedilirdi.

Bu doğal olarak Oliver’ın Kilian’ın egosunu şişirme planıydı, onuNargoz’un boyun eğdiğine ikna ederek ve uyanıklılığını azaltarak Kathrin’in onusömürmesini sağlayacaktı. Ancak sarhoş Kilian’ın karısıyla flörtleştiğini görenOliver’ın alınmadığını söylemek yalan olurdu.

“Nargoz’un kan şarabı gerçekten methedildiği kadar varmış. Bu hayatımboyunca içtiğim en güçlü içki. İnsanı yalnızca havalara uçurmuyor, aynı zamandavücudu güçlendiriyor, kanın daha hızlı akmasını sağlıyor ve saatlerce uyanıktutabiliyor. Sırrınız nedir?” diye sordu Kilian. Başı dönmesine rağmen tuhafbiçimde tetikte ve canlıydı.

Onun hâlâ ayık olduğunu fark eden Oliver bir bardak daha kaldırdı.

“Yıllandırılmış kan soylusu kanı. Bildiğiniz üere, yaralarınkinden dahazayıf da olsa kan soylusu kanı yıllandırılmış şarap gibidir. Yaşlandıkça dahada iyi olur. On yıldan ufak olanların tadı demir gibidir. Elli yılı geçinceşeker gibidir ve yüzü geçince de sanki eşsiz üzümler içiyormuş gibi olursun.Bazı istisnalar olsa da genelde bu üç tür arasındadır.

Bizim bu masada içtiğimiz şişelerin tamamı beş yüz yıllık, en iyisininen iyisini içiyoruz yani. Baban bile bunu içmemiştir,” dedi sarhoş Oliver vebir bardak daha götürdü. Kanın kan soylularının üzerindeki etkisi, insanlarayaptığı etkiden daha az olsa da onları da etkiliyordu. Ve Kathrin kendini ayıktutmak için olabildiğince aç içse de o da etkilerini görmeye başlıyordu.

Başını Oliver’dan çeviren Kilian, Kathrin’e doğru eğildi, şahsi alanınıaştı ve yüzünü onunkine yaklaştırdı.

“Peki ya siz Ekselansları,” diye sordu Kilian, Kathrin'in kanseviyesini ima ederek.

“Yaşımı mı soruyorsunuz? Bu çok kaba.” Aşırı etkili alkolün Kilian’ıngerçek doğasını ortaya çıkaracağına inanan Kathrin onunla dalga geçmeyiamaçladı. Bu planı birlikte yapmalarına rağmen Oliver bunu sindiremiyordu.

“Aslında bu şarabı direkt kaynağından içmek isteme şeklimdi,” diyeyanıt verdi Kilian, hem Kathrin’in hem de Oliver’ın gözleri fal taşı gibiaçıldı. Bardakları birbiri ardına içmelerine rağmen, Kilian büyük saygısızlıketmişti, hiçbiri bu kadar ileri gideceğini düşünmemişti. Hislerini gizleyenOliver, Kathrin’e bakış attı, artık bu işi sonuçlandırma vaktinin geldiğini imaetti.

Kathrin hiçbir şey demeden ayaklandı ve bir elini Kilian’a uzattı.Sanki Oliver’ı görmüyormuş gibi devam etti ve ikili ziyafet salonundan çıktı.

“Erkek her zaman erkektir. Kilian, seni gözümde fazla büyütmüşüm,”diyerek alay etti ve yeni isteklerini yazmak için kalemle kağıt istedi. Olivergölgelerde birinin onları izlediğini ve dalga geçtiğini bilmiyordu. Bu esnadaKathrin, Kilian’ı kraliyet yatak odasına getirdi, sivri dişlerini alt dudağınabatırdı ve ona kanlı bir öpücük verdi.

Soyundan beklendiği gibi, yüce prenses 50 yaşından büyük olmasınarağmen kanını şekerli, çekici tadı Kilian’ın hislerini daha da köreltti.Ellerini beline attı, yumuşak dekoltesi göğsüne baskı yaparken kanını içti.

Kathrin bir anlığına görevini unuttu, ama kendine gelir gelmez diliniKilian’ınkine soktu ve sağ eliyle büyü hareketleri yaptı. Kathrin’in parmakucunda kızıl sis toplandı ve öpüşmeyi bırakıp geri çekilerek Kilian’ı hedefaldı.

“Özür dilerim, kişisel bir şey değil.

Üçüncü Çember Büyüsü: Kan Özü.” Kathrin’in sağ parmağından kızılyapraklar çıktı ve Kilian’ın üstüne fırladı. Gözleri fal taşı gibi açıldı, amageri çekilmesine rağmen yapraklar üstüne yapışıp vücuduna işledi.

Kan soyundan gelenlere ve yarasa efendilerine özel bir büyü olan KanÖzü, büyüyü yapan kişinin kanını karşı konulmaz bir afrodizyağa çeviripkurbanını azdırmasına sebep oluyordu. Büyü etkisini gösterir göstermezKilian’ın gözleri kan çanağına döndü ve dizlerinin üstüne çöktü.

“Direnmek beyhude. Merak etme, her saniyesinden zevk alacaksın,” dediKathrin ve ellerini çırptığında Kilian’a hizmet eden üç hizmetçi kapıyı açıpodasına girdi.

Odadaki gizleme büyüsü kayboldu ve Kathrin’in onları aktifleştirmesinibekleyen dört kayıt aynası ortaya çıktı.

“Varis Dük’e iyi bakın. Artık sizin erkeğiniz olacak,” dedi veKilian’ın etrafını saran kadınlara işaret verdi. Gergin olmalarına rağmen bunubir saniyede yaptılar. Kathrin parmaklarını yeniden şıklattı ve kaydı başlattı.Kilian tıpkı avına atlamaya hazır bir hayvan gibi ayaklanıp hırladı, amaKathrin tam odadan çıkacakken bir kahkahadan ötürü olduğu yerde kalakaldı.

“Hahaha! Bu çok eğlenceliydi, ama şimdi ciddiyet vakti,” Kilianhönkürdü ve başını kaldırdı, büyüden veya içkiden etkilenmediği gözlerindenbelli oluyordu. Daha da kötüsü Kathrin ona doğru döner dönmez kanlı gülyapraklarının Kilian’ın teninden düştüğünü gördü ve kaşlarını çattı.

“B-Bu nasıl bir büyü? Bu nasıl olur?” Şaşkına dönmüştü. Ve Kathrin bilesakinliğini koruyamıyorken, hizmetçilerin çoktan bayıldığını söylemeye gerekyoktu. Kilian yüzünde neşeli bir tebessümle yanlarından geçti.

“Ah, söylemeyi unuttum. Bu kimsenin bilmediği bir sırdır, ama bu büyüüzerimde işe yaramıyor. Hatta-” Kilian durdu ve sağ eliyle Kathrin’i hedefledi.

“Hepsini geri alabiliyorum,” diye ekledi ve kanlı güller Kathrin’eişleyip savunmasız vücudunu çürüttü. Soluk teni kıpkırmızı oldu, hızlı hızlınefes alırken göğsü aşağı yukarı oynadı ve büyüye karşı koymaya çalıştı.

Kendi büyüsüne karşı koyamayan Kathrin, kıyafetini yırttı, çırılçıplakvücudu Kilian’ın neşeli bakışlarına maruz kaldı.

“Ön sevişme yapmıyoruz sanırım,” dedi Kilian, Kathrin kendisinikollarına attı, dilini çıkardı ve boynunu yaladı. O esnada elleri çoktanKilian’ın kıyafetlerinin üzerindeydi, şehvetten çıldırmış bir şeytan gibiKilian’ın kemerini çözdü ve pantolonunu indirdi.

Dehşete kapılan hizmetçiler kaçmaya çalıştılar, ama Kilian’ın sesihepsini durdurdu.

Nereye gittiğinizi sanıyorsunuz? Sizler şahitsiniz. Şahit dediğin olayyerinde kalır, gözlem yapar ve rapor verir. Ayrıca seyiricimin olmasınıseverim,” dedi Kilian şeytani bir tebessümle. Hizmetçiler ancak şimdi bütünumutlarını yitirmişlerdi ve belki de Nargoz’un en kötü şeytanının elinedüşmüşlerdi.

Yorumlar
/ sayfa kayıt
© 2024 Felis Novel. Tüm Hakları Saklıdır.
BAĞLANTILAR